En ucuz lastik tabiri satın alırken daha az maliyetli olup muadillerine görece dayanıksız olan mıdır? Yoksa maliyetinin karşılığını verebilen uzun ömürlü ve dayanıklı olan mı? İşte bu soruyla beraber toplam sahip olma maliyeti ile bir değerlendirme yapmak daha mantıklı görünüyor.

Peki, nedir bu toplam sahip olma maliyeti?

“Toplam Sahip Olma Maliyeti” bir ürüne sahip olan kullanıcının karşılaştığı doğrudan veya dolaylı tüm giderleri kapsayan finansal maliyettir. Lastik üzerinden örnek verecek olursak; ucuz olduğu için tercih ettiğimiz “A” marka düşük bütçeli lastiği hiçbir sorunla karşılaşmasak dahi maksimum 2 sene kullanabilecekken “B” marka premium lastiği geliştirilen son teknolojilerle 6 seneye kadar kullanabiliriz. Bu durumda başta hesaplı diye tercih ettiğimiz ürün 3 katı daha pahalıya gelecektir.

En ucuz Lastik seçerken dikkat ettiğimiz ilk nokta bütçemize uygunluğu olsa da her markanın fiyat/performans açısından beklenenin üstünde ve harcanan her kuruşa değecek modelleri mevcut.

Premium markaların lastikleriyle düşük bütçeli lastiklerin arasındaki en büyük farklılık lastiğin ömrü ve dayanıklılığıdır. Premium markaların neredeyse hepsi size lastiğin ömrünü km olarak garanti eder ve kullanım ömrü 6 yıla kadar çıkabilir. Kullanılan inovatif son teknolojiler ile aşınma durumunda dahi performanstan ödün vermez. Bu teknolojiler yüksek maliyetli olduğundan düşük bütçeli markaların lastiklerinde bu donanım bulunmaz. Frenleme kabiliyeti ve tutunma ise önemli olan bir diğer husustur. Lastiklerin araçların en önemli aksamlarından biri olduğu düşünüldüğünde fren mesafesi ve fren performansına etkisi göz ardı edilemez. Mühendislerin kontrolünde uzun yıllar yapılan AR-GE çalışmaları ve testler ile fren performansları optimize edilir ve tutunma, kavrama gibi özellikler optimum seviyeye çıkarılır.  Yanal kuvvetler, viraj kabiliyeti ve gücün yola aktarımı en ucuz lastiklerde averaj sınırında kalmaktadır.

Özel desen tasarımı ve sırt yapısının yol tutuşuna, su tahliyesine ve yakıt verimliliğine etkisinin ölçümlenmesi ve geliştirilmesi için düzenli olarak deneme testlerine sokulan Premium lastikler mevsim şartlarına uygun performans gösterir. Stabilitenin ön planda olduğu bu lastiklerde yaşanabilecek her türlü aşınma ve deformasyon öngörülüp üretimi buna uygun yapılmaktadır. Düşük bütçeli lastiklerde ise desen ve sırt yapısı ile blok derinlikleri deformasyonlara uygun ölçüde geliştirilmediğinden drenaj performansı bekleneni karşılayamamakta ve bazen kızaklamalara yol açmaktadır. Ekonomik her lastik için olmasa da düşük bütçeli lastiklerin birçoğunun güvenirliliği hala tartışılmaktadır.

Toplam sahip olma maliyeti açısından bakıldığında Premium lastikler, fiyatı uygun olsa da performans açısından ortalamanın üzerine çıkamayan en ucuz lastiklerden daha hesaplı olabiliyor. Çünkü önceliği emniyet olan bu lastiklerde kısaltılmış fren performansı ve direksiyon hakimiyeti, sessiz sürüş, düşük yuvarlanma direnci gibi özellikler iyileştirilmektedir. Aşınma göstergesi, patlamayan lastik (RFT) teknolojisi, araba üreticileri tarafından orijinal ekipman olarak kullanılmaları, deformasyon önleyici asimetrik tasarım, km garantisi ile dayanıklı ve uzun kullanım ömrü, kızaklama önleyici tahliye performansı ile daha çok tercih edilmektelerdir. Düşük bütçeli lastiklerin Premium lastiklere oranla daha çabuk yıpranması, frenleme performansı ve tutunmaları ile zamanla servis ve bakım gerektiren sorunlara yol açabilmesinden dolayı daha maliyetlidir. Bundan dolayı birkaç yılda bir alınan bu ürünler toplam sahip olma maliyeti ile dayanıklılık, yakıt verimliliği ve kalite üzerinden değerlendirilmelidir.

En ekonomik lastik modelleri

* lastikavcisi.com en ekonomik kış lastiği verilerine göre

*lastikavcisi.com en ekonomik dört mevsim lastikleri verilerine göre

*lastikavcisi.com en ekonomik yaz lastikleri verilerine göre